Посмотреть сообщение

Unutulmaz bir Macera için Hala Neyi.
Danıştay saldırısı olayının sanığı Osman YILDIRIM'ın tanık olarak alman ifadelerinin konu ile ilgili bölümü aşağıda özetlenmiştir. Arkadaşı Alparslan ARSLAN'ın ismini bilmediği bir kişi ile gelerek kendisini Ataşehir'de Migros'a yaklaşık 500 metre mesafede bulunan dubleks villalardan oluşan bir site içersindeki villaya götürdüğünü, orada Muzaffer TEKİN, Alparslan ASLAN, Oktay YILDIRIM, kendisini arabayla alan şahıs ve tanımadığı 10-15 şahsın olduğunu,bu evde Alparslan ARSLAN'm bekar olan arkadaşlarının kaldığını, burada Muzaffer TEKİN'in yanında koruması olarak gezen kişiye diğer odadan 3 adet el bombası getirmesini söylediğini, bu kişinin de talimat üzerine diğer odadan 3 adet el bombası getirip masaya koyduğunu, Muzaffer TEKİN'in kendisine "Bunlar Cumhuriyet Gazetesine atılacak. Rahat ol kimse ölmeyecek. O şekilde olsun. İş bitince sana 500.000 (beşyüz bin) dolar para vereceğiz. Senin attırdığın kişilere ne kadar verirsen ona karışmayız." Dediğini, kendisinin de (2) iki adet el bombasını alıp cebine koyduğunu, bir (1) tanesini de Alparslan'ın alarak çantasına koyduğunu beyan etmiştir. Bu beyan üzerine soruşturma kapsamındaki şüphelilerin fotoğrafları ile yapılan aramalarda elde edilen diğer fotoğraflar temin edilip Osman YILDIRIM'dan kendi beyanındaki gibi Muzaffer TEKİN'in talimatı ile el bombalarını getiren kişinin, fotoğraflardan teşhisi istenilmiştir.

Bu görüşmeyi yapan Zeki Yurdakul ÇAĞMAN ve Mahmut ÖZTÜRK, Danıştay Saldırısı olayından sonra başlayan Ergenekon Terör Örgütü soruşturması kapsamında olup, haklarında işbu iddianame ile ilgili bölümde ayrıntısı ile açıklanan eylemlerinden dolayı Ergenekon Terör Örgütü Üyesi olmak suçundan cezalandırılmaları istemi ile dava açılmıştır. Zeki Yurdakul ÇAĞMAN, Kolluk ve C.savcılığı ifadelerinde kendisine sorulan görüşmeyi yaptığını kabul etmiş, Mahmut ÖZTÜRK'ün savcılık ifadesinden sonra serbest bırakıldığını öğrenip kendisini aradığını, Mahmut ÖZTÜRK'ün kendisinin eniştesi olan Korgan Belediye Başkanının yanında olduğunu söylediğini, konuşmada geçen "aydınlandı mı", "bize kadar aydınlandı" , sözlerinin olayın stresi içerisinde kendilerinin olayla ilgileri olmadığı , "bizden yukarısı" sözünün de Danıştay eylemini gerçekleştiren ve kendileri ile hiçbir ilgisi olmayan kişiler anlamında söylendiğini beyan etmiştir. When you loved this short article and you want to receive more information relating to buradan bilgi alın assure visit our own web site. Mahmut ÖZTÜRK bu telefon görüşmesini C.savcılığı ifadesinden sonra yaptığından kendisine sorulamamıştır. Bu şüpheli de soruşturma kapsamındaki diğer birçok şüpheli gibi suçu inkar yoluna gittiğinden, telefon görüşmelerine de şüphelilerce sonu gelmeyen tevilli açıklamalar getirildiğinden bu konuda tekrar ifadesinin alınması zorunlu görülmemiştir.

09.10.2006 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; "Merhaba Neriman Teyzecim, … Bir Harbiyeli olarak diğerleri gibi kendimi milli konularda eksik hissediyorum. Bana birkaç kaynak gönderebilir misiniz? Neriman Aydın tarafından 09.10.2006 tarihinde Noyan ÇALIKUŞU isimli şahsa gönderilen e postada; "Merhaba Teyzesi… Evet çalışmalar son hızla devam ediyor, Türk Milletinin feraseti, ve Tanrı vergisi hasletleri bizlere her gün yeni mucizeler yaşatıyor. Bunları gördükçe daha fazla heyecan ve yüksek oranda enerjimizle çalışmalarımıza devam ediyoruz, canım Teyzesi. Bir kaç gün önce biz de Kemal Amcanla senden söz ettik… Sen öyle bir insanla tanıştın ki, seni her konuda yetiştirecek, geleceğe hazırlayacak engin bir bilginin sahibidir kendisi. Zaten böyle olduğu için bizlere önderlik yapmaktadır… 26.10.2006 tarihinde Neriman Aydın isimli şahsa gönderilen e postada; "… 7 ocak 2006 yer İlk San öğretmen evi tesisleri, Ankara Kalesi Altı Ulus’ta yapılan görüşmeye ilişkin alınan notta; "6 ocak 2006 gecesinden misafirimiz olan D.Ali Özoğlu ve Hatice Bahtiyar ile birlikte baba evimizde Çankaya ‘da kahvaltı sohbetinden sonra malum mekana intikal ettik, İbrahim Beyle kahve içtik, sohbet ettik .

Şüpheli EMİN GÜRSES'in Emniyette Alman ifadesinde; Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ün yakalanan bombalardan sonraki bir beyanatıyla ilgili kendisini telefonla aradığını, Telefonda bana demeci hakkında teksip gönder diye tehditvari bir görüşme yaptığını, bir defada bir açılışta Orgenaral Necati ÖZGEN ile görüşürken yanlarına geldiğini, Necati ÖZGEN'in Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ü kaba saba konuşmasından dolayı yanından kovduğunu, bundan başka hakkında medyadan bazı bilgiler edindiğini, Zekeriya ÖZTÜRK hakkında şüpheli şahıstır ifadesini çok duyduğunu, Zekeriya'nm farklı kimlikler taşıdığını onu tanıyanlardan duyduğunu beyan etmiştir. Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ü 2006 yılında Muzaffer TEKİN'in ofisine uğradığında gördüğünü, Muzaffer TEKİN'in Zekeriya ÖZTÜRK'ü emekli binbaşı ve şu anda bir dergide köşe yazarlığı yaptığını söyleyerek tanıştırdığını, kendisi ile başka bir görüşmesinin olmadığını beyan etmiştir. Şüpheli MUAMMER KARABULUT'un Emniyette Alınan ifadesinde; Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK isimli şahsı tanımadığını beyan etmiştir. Şüpheli RAFET ARSLAN'ın Emniyette Alman ifadesinde; Muzaffer TEKİN'in 2006 yılında Zekeriya ÖZ'ü emekli bir subay ve Önce Vatan Gazetesinde gazeteci olarak kendisi ile tanıştırdığını, Zekeriya ÖZTÜRK ile birebir dostluğu ve arkadaşlığının olmadığını, Danıştay saldırısının olduğu akşam Muzaffer TEKİN, Zekeriya ÖZTÜRK, İsmail PAKER ve kendisinin birlikte Fenerbahçe Orduevinde yemek yedikleri sırada Muzaffer TEKİN'i eşinin aradığını ve kapıda polis olduğunu söylediğini, daha sonra Muzaffer TEKİN'in Polisin arama yapmak için evine geldiklerini söyleyerek ayaklandığını, bu esnada Zekeriya ÖZTÜRK ve İsmail PAKER'in komutanım sen dur biz bir bakalım diyerek Muzaffer TEKİN'in evine gittiklerini, yaklaşık iki saat sonra eski Sarıyer savcısı Ertaç GİRAY ile birlikte geri döndüklerini, konunun Danıştay'a yapılan saldın ile ilgili olduğunu ve Muzaffer TEKİN'in bu olayla ilişkilendirildiğini söylediklerini, bunun üzerine Muzaffer TEKİN'in nasıl böyle bir şey olur, en ufak bir adım geçse canıma kıyarım dediğini, beraber Muzaffer TEKİN'in sakin olması için uyardıklarını, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı doğrultusunda arama karan verildiğinin anlaşılması üzerine avukat Ertaç GİRAY'm yann ben bu konuyu öğrenir savcıya götürür ifadeni veririz dediğini, daha sonra kendisinin eve gittiğini, Muzaffer TEKİN ise o gece kalmak için Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ün evine gittiğini, Muzaffer TEKİN'in intihar girişiminde bulunduğunu kendisine Yurdakul isimli bir şahsın verdiğini,Muzaffer'in yanında olduğunu ve durumunun iyi olduğunu söylediğini, kendisinin Muzaffer'i derhal hastaneye getirmelerini söylediğini, ve buluşma yapmak üzere harekete geçtiğini, Muzaffer'in ağabeyinin Muzaffer'i Acıbadem hastanesine götürün dediğini, yolda Muzafferi getiren Citroen marka aracı kullanan Yurdakul isimli şahısla buluştuğunu, Muzaffer'in aracın arka koltuğunda yattığını gördüğünü, aracı getiren Yurdakul isimli şahsa hemen Acıbadem hastanesine çekmesini söylediğini, Hastaneye gelir gelmez Muzaffer'i acil müdahale yapmak üzere içeri aldıklarını, Hastane'de gerekli tedavisinin yapıldığını beyan etmiştir.
BetsyGaston76233 11 дней назад 0 28
Комментарии
Сортировка: 
Показывать по:
 
  • Комментариев пока нет
Информация о сообщении
Рейтинг
0 голоса
Действия
Рекомендовать
Категории
Baby Blogs (3 сообщения)
Dating and Personals (1 сообщения)
Entertainment Blogs (1 сообщения)
Games (1 сообщения)
Holidays (2 сообщения)
Tech News (1 сообщения)
Videos (1 сообщения)